Pap Smear ve Hpv testi gibi tarayıcı testler güvenilir olarak kabul edilseler de kesin sonuç vermezler. Özellikle Smear testi sonuçları olağan dışıysa veya Hpv tiplerinden bazılarına rastlandıysa kesin tanı konulması için kolposkopi yöntemine başvurulabilir. Böylece rahim ağzı daha ayrıntılı incelenebilir ve kesin bir tanıya ulaşılır.
Kolposkopi Nedir
Kolposkopi, rahim ağzı, vulva ve vajinanın daha yakından gözlemlenmesini sağlayan bir görüntüleme cihazıdır. Rahim ağzında anormallik olduğundan şüphelenilen hastalarda kesin tanı koymak için kullanılır. Kolposkopi, bir çeşit mikroskop gibi çalışır. Büyütülen rahim ağzından örnek parçalar alınır ve inceleme yapılır. İşlem ortalama 15 dakika sürer ve hasta ağrı hissetmez. Herhangi bir anormalliğe rastlanması halinde tedaviye başlanır.
Rahim ağzı lezyonları ve damarlanmalar serviks kanserinin belirtisi olabilir. Böyle bir durumda smear testi sonuçları olağan dışıdır ve kesin tanı konulması için kolposkopi kullanılır. Rahim ağzından alınan örnekler laboratuvarda incelendikten sonra kolposkopi biyopsi sonuçları hasta hakkındaki kesin sonucu gösterir. Daha sonra gerekli ise tedaviye başlanabilir.
Kolposkopi Neden Yapılır
Kolposkopi, fiziksel muayenede ya da tarama testlerinde olağandışı bir durumla karşılaşılması halinde, kesin tanı koymak için yapılır. Tarama testleri yalnızca yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu söyler ve sonuçları yanıltıcı olabilir. Diğer taraftan kolposkopik biyopsi, hastadan parça alınması yoluyla olası hastalık hakkında en doğru sonuçları verir. Diğer taraftan kolposkopi, hastada bazı belirtiler görülmesi ancak bir bulguya rastlanmaması gibi durumlarda da tercih edilebilir.
Kolposkopi şu durumlarda yapılır:
- Smear testi sonuçlarında hücresel anormallik olması durumunda
- Hpv testi sonucunun pozitif olması halinde. Özellikle serviks kanserine neden olan Tip16 ve Tip18 gibi yüksek riskli tiplerin varlığı durumunda
- Elle muayenede rastlanan vulva, vajen veya rahim ağzı lezyonları gibi olağandışı durumlarda
- Cinsel ilişki sonrası kanama gibi serviks kanseri belirtileri bulunması durumunda
Kolposkopi Nasıl Yapılır
Kolposkopi nispeten kolay bir işlemdir. Hastanın işlem öncesinde veya sonrasında birkaç noktaya dikkat etmesi yeterlidir. Tüm kolposkopi işlemi ortalama 15 dakika sürer ve biyopsi yapılmasını içerir.
Kolposkopi şu adımlar izlenerek yapılır:
- Hasta rutin jinekolojik muayene pozisyonunda bekler. İşlem klinik veya ofis ortamında yapılabilir.
- Jinekolog, rahim ağzını ve vajinayı daha kolay görebilmek için vajinaya bir spekulum yerleştirir. Spekulum vajinayı genişleterek gözlem için daha fazla alan yaratan bir araçtır. Hatanın canı yanmaz.
- Vajina içinde gözlemi engelleyecek mukus varsa temizlenir.
- Jinekolog, kolposkopi ile rahim ağzı, vulva ve vajinayı inceler.
- Özel boyalar ve asetik asit kullanılarak rahim ağzı ve incelenecek diğer bölgeler boyanır. Boyalar olağandışı bir lezyonu tespit etmek için kullanılır.
- Beklenen dışında bir lezyon ya da damarlanma tespit edildiyse, bölgeden parça veya biyopsi örneği alınır.
- Alınan örnekler laboratuvara gönderilir.
Kolposkopi Sonrası Dikkat Edilecekler
Kolposkopi karmaşık veya riskli bir işlem değildir ancak işlem sonrasında dikkat edilecek birkaç şey, sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesine olanak tanır. Hasta işlemden hemen sonra taburcu olabilir ve günlük yaşantısına geri dönebilir. Ancak işlem sonrası gün hastanın kendisini yormaması önerilir.
Kolposkopi sonrası hafif ağrı olması normaldir. Bu ağrılar birkaç gün içerisinde azalarak kaybolur. Daha fazla süredir devam eden ağrılar olması durumunda bir doktora başvurmak gerekir.
Kolposkopi sonrası komplikasyon gelişme riski oldukça düşüktür. Ancak nadir durumlarda enfeksiyon görülebilir. Yüksek ateş ve kötü kokulu akıntı enfeksiyon belirtisidir. Belirtilerin görülmesi halinde acilen bir doktora başvurmak gerekir.
Kolposkopi Fiyatları
Kolposkopi serviks kanserinin erken tanısında oldukça önemli bir yere sahiptir. Yine de kadınların çoğu kolposkopi fiyatları konusunda endişelidir. Yüksek maliyetler gerektirmeyen bu işlem devlet hastaneleri ve özel kliniklerde yapılabilir. Ancak bu noktada, yoğun hasta trafiği olan sağlık kuruluşları, biyopsi sonuçları konusunda hatalar yapabilir. Bu nedenle tecrübeli bir kliniğe başvurmak gerekir. Kolposkopi fiyatları farklı klinikler için değişkenlik gösterebilir ama günümüzde ortalama olarak 7.000 TL’den başlamaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Kolposkopi Sonucu Kaç Günde Çıkar
Kolposkopi birçok sağlık kuruluşu tarafından sunulur. Sonuçların çıkması, yoğunluğa göre birkaç gün ila bir hafta kadar zaman alabilir. Bu noktada önemli olan biyopsi sonuçlarının doğru yorumlanmasıdır.
Kolposkopi Ne Kadar Sürer
Kolposkopi boyama bekleme ve örneklerin alınması işlemlerinin tamamı ile birlikte yaklaşık olarak 15 dakika kadar sürer. Nispeten basit bir işlemdir. Ofis veya klinik ortamında uygulanabilir.
Kolposkopi Sonrası Kanama Kaç Gün Sürer
Kolposkopi sonrası kanamanın 1 ila 2 gün sürmesi normaldir. Kanamaların hafif lekelenme tarzında olması beklenir. Bu süreleri geçen şiddetli kanamalar, oldukça ciddi belirtilerdir ve en yakın zamanda bir doktora başvurmayı gerektirir.
Adetliyken Kolposkopi Yapılır Mı
Kolposkopi adetliyken yapılmaz. Rahim ağzı ve vajina çevresinin incelenmesini içeren kolposkopi için, bölgenin temiz ve gözleme izin verecek özellikte olması beklenir.
Kolposkopi Sonrası Cinsel İlişkiye Ne Zaman Girilir
Kolposkopi sonrası cinsel ilişkiye 1 hafta kadar ara verilmesi gerekebilir. Eğer parça örneği (biyopsi) alınırsa kolposkopi sonrası cinsel ilişkiye girmek için yaklaşık 3 hafta beklenmesi tavsiye edilir. Bu süre iyileşme için gereklidir.
Kolposkopi Bakirelere Yapılır Mı
Kolposkopi rahim ağzı, vulva ve vajinadan parça alınmasını gerektirebilir. Daha önce cinsel ilişkiye girmemiş (bakire) kadınlarda kızlık zarının bütünlüğü korunması için rahim ağzından parça alınamaz ve rahim ağzı değerlendirilemez. Bunun dışında sadece vulva ve çevresinde kolposkopi yapılabilir.
Kolposkopi Zararlı Mı
Serviks kanseri oldukça ciddi bir risk teşkil eder. Kolposkopi serviks kanserinin erken tanısında tarama testlerinden daha kesin sonuçlara ulaşılması adına önemli bir işlemdir. Kesinlikle zararlı değildir. Aksine erken tanı ile hayat kurtarabilir.